Boşanma İle İlgili Fetvalar

img-20161230-wa0014Soru: Bir kişi eşine sürekli kötü kelimeler kullanmak suretiyle evden gitmesini telkin ederse nikahına zarar gelir mi?

Cevap: Her şeyden önce soru şekline bir itirazım var: Eş derken hangisi kastediliyor? Karı mı koca mı? Halk arasında karı kelimesi kötü ve kaba bir manada kullanılıyor. Halbuki karı kelimesinin kötü bir manası yok.

Karı kelimesinin bilakis hürmete değer bir manası var. Kadınlar içerisinde nikahlı olan kadını ifade eder. Hanım, hatun, kadın… gibi kelimeler nikahlı kadını ifade etmez. Saygın bir manası olan avrat kelimesi de maalesef kaba manada kullanılmaktadır.

Gelelim şimdi soruya: Koca, karısına eğer ‘sen buradan çek git, buralarda bulunma, gözüm seni görmek istemiyor…’ gibi sözleri boşama niyetiyle söylemişse boşanma meydana gelir. ‘Şimdilik kızgınım, sakinleşinceye kadar gözüme görünme’ gibi bir maksatla söylemişse boşanma olmaz. Yani bu gibi telkinlerde kocanın niyeti belirleyicidir.

Soru: Boşanmada şahit gerekli midir?

Cevap: Boşanmada şahit bulundurulması gerekli değildir. Yani boşamanın iki şahit huzurunda yapılması şart değildir. Şahitsiz boşama aynen geçerlidir. Talak suresi ikinci ayette: “… İçinizden adil iki kişiyi şahit tutun” diye bir kayıt var. O kayıt, ‘boşamaya şahit tutun’ demek değil, boşandıktan sonra tekrar evliliğe dönerseniz (ric’at-rücû) şahit tutun anlamındadır.

Soru: Boşama sözünü karının duyması veya haber alması şart mıdır?

Cevap: Boşama sözünü karının duyması veya haber alması şart değildir. Karının gıyabında şahitler olmaksızın koca tek başına iken boşasa talak meydana gelir. Bu sebepledir ki telefon ekranına boşama sözünü tam olarak yazsa, ‘gönder’ tuşuna basmasa ve o sözü karıya göndermese bile boşanma meydana gelir.

Soru: Şartlı boşamada şart gerçekleşmeden önce vazgeçme hakkı var mıdır?

Cevap: Şartlı boşamada şart gerçekleşmeden önce şarttan vazgeçme imkanı yoktur. Mesela bir adam ‘filan eve girersen boşsun dese’, kadın o eve girmeden önce erkek pişman olsa ve ‘ben o şartımdan vazgeçiyorum’ dese, böyle bir vazgeçme hakkı bulunmamaktadır. Söylenen şart geçerliliğini sürdürür.

Soru: Beyi hanımına, annesine gitmemesi için üç defa şart olsun demiş. Onu söylerken de beyi sarhoşmuş bundan dönebilir mi? Hanım, annesine giderse eşinden boş olur mu? Bu durum nasıl düzeltilebilir?

Cevap: Eğer ‘annesinin evine giderse üç defa boşsun, üçten dokuza şart olsun’ cümlesini sarf ederken gerçekten sarhoş idi ise o takdirde hanımın, anne evine gitmesiyle bir şey olmaz, boşanma meydana gelmez. Aslında Hanefilerin çok büyük kısmı ve diğer bazıları şarhoşun boşamasını geçerli sayarlar. Ama az da olsa bir kısım Hanefiler ve diğer bazı mezhebler sarhoşun boşamasını geçersiz kabul etmişlerdir.

Osmanlılar son yıllarında sarhoşun boşamasına itibar etmemişlerdir (Hukuk-i Aile Kararnamesi, md: 104). Biz de zamanımız açısından şimdi bu hükmü esas almaktayız. Yani sarhoşken sorudaki sözü söylemiş olan koca, şartın gerçekleşmesi halinde karıyı boşamış olmaz. Sarhoşken sözlerin geçerli olmayacağı ayetin (Nisa: 43) işaretinden anlaşılmaktadır.

Soru: Sinirli iken boşanma gerçekleşir mi?

Cevap: Sinirli olarak adam karısı için onu ‘boşadım’ veya ‘boşsun’ diye bir ifade kullanırsa, bu ifadenin talak (boşanma) meydana getirmesi için sinirlenen kişinin durumunu inceleriz. Sinirlenen kişi, adeta aklını kaybedecek yani ne dediğini hatırlamayacak derecede bir sinirlilik seviyesine ulaşmışsa bu söylediği boşama sözleri hüküm ifade etmez ve bu sözlerle boşanma meydana gelmez.

Ama sıradan bir sinirle, her insanın normal olarak sinirleneceği bir seviyede sinirlenmişken bu sözü söylerse boşanma meydana gelir. Şunu hatırlatayım ki sinirin hangisi olursa olsun, sinirli iken söylenmiş olan bir boşanma sözü, geçersizdir demiyorum. Çünkü normalde talaklar sinirle verilir.

Eğer boşanmalar sinirli iken mutlak olarak geçersizdir denecek olursa hiçbir boşanma meydana gelmez. Çünkü adamın keyfi yerindeyken boşaması az rastlanan bir durumdur. Zamanımızda sinir ilaçları kullanımında patlama yaşanmaktadır. Eskiden talak sözlerini hükümsüz kılacak sinir hali bize neredeyse 10 yılda bir gelirken şimdilerde sık sık gelmeye başladı.

Şimdi sinirli olarak hanımı boşadım diyene mutlaka ilaç kullanıyor musun diye soruyoruz. O kişinin psikiyatrik hastalığı ‘farık mümeyyiz değil raporunu verdirecek bir seviyede ise fetva, ‘boşanma olmamış, talak sözleri hükümsüzdür’ şeklinde olmaktadır.

Sabır denilen hasleti unuttuğumuz için toplum olarak delirecek seviyeye gelmişiz. Eskiden sinirli kişiye zaten "deli" diyorlardı. Toplum halinde delirecek veya delirmiş durumda bulunuyoruz.

Prof.Dr. Orhan Çeker “Fetvalarım” Kitabından



Bunlar da ilginizi Çekebilir

24 Yorum Yorum Yaz

Yorum Yaz