Cennet ve Cehennem Bonusları



Uzmanların çağımızın en büyük hastalığı olarak adlandırdığı tüketim çılgınlığının tamahkarlık nedenli olduğu, sanılanın aksine “Ne kadar çok şeye sahip olursak, o kadar çok mutlu oluruz” düşüncesinin, insanları zamanla mutsuzluğa sürüklediğini belirttiği bu dönemde bizler, harcamak ve egolarımızı tatmin etmek için; aile bireylerimiz ve çocuklarımız için önemli olan bilgilerden daha çok bankalar veya kredi sağlayıcı kurumların kampanyalarını takip eder olduk.

Öyle ki kredi sağlayıcılar ve bankalar; televizyon, radyo, internet, bilboard, toplu taşıma araçlarına elektronik veya somut afişler gibi direk bize ulaşan iletişim araçları ile durmaksızın reklam yapıyor ve kampanyalarını tanıtarak insanların daha çok harcamaları için teşvik ve tahrik ederek harcamaya itiyorlar.

Yaklaşık 20 ye yakın banka vb. firmanın sağlayıcılığını üstlendiği kredi kartları ve kampanyalarına bakılırsa hayret uyandırıcı bir şekilde “BONUS” olarak adlandırılan teşviklerle karşılaşılır. Bu teşvikler maalesef insanlarımızın ihtiyaç dışı harcamalara yönelmelerine sebep olmaktadır.

Bu durum o kadar vahim bir hale geldi ki üzerinde rahatça oturulmayacak koltuk takımlarını alıp salonlarımızın kapılarını kilitler olduk. Kirlenecek korkusu ile üzerlerine kılıf diktirir olduk. Kıracak korkusu ile kesme cam takımımızla su getirmek isteyen çocuklarımızın sorumluluk almalarını engeller olduk, sanki o çocuğun kalbi kırılınca tamir edebilecekmiş veya yenisini alabilecekmiş gibi …

Kısacası dünya hayatındaki ufacık mutluluklar için bunca kampanya ve teşviki takip eden bizler ( özellikle hanımlar) ne hikmetse sonsuz ahiret hayatı için bizlere efendimiz (S.A.V.)’ in vermiş olduğu cennet ve cehennem bonuslarına gözlerimizi kapatmamıza, kulaklarımızı tıkamamıza sebep oluyor.

Eminim ki yukarıdaki satırları okuyan bir çok okurum “Efendimiz (S.A.V.)’ in cennet ve cehennem için bonusları olur mu” diye bir düşünceye kapılmışlardır. Evet sevgili okurlar dünyalık için kampanya ve bonus olurda, sonsuz mutluluk için olmaz mı? Elbette ki olur ve bu kampanyalar 1400 yıldır mevcut. Sadece biz takip etmek isteyelim ve araştıralım.

Yüce yaradan Efendimiz (S.A.V.)’ e bu konuda sınırsız yetki vermiş ve “ümmeti, ümmeti” diye yanıp tutuşan peygamberine hem dünyada hem ahrette güzellikler nasip etmiştir. Bizler bu müjde, kampanya ve bonuslara 1400 yıldır haberdar olmamıza rağmen görmemezlikten gelerek kendimizi mahvetmekten başka bir şey yapmıyoruz. Zira yaradan ali İmran suresinde "O musibet kendinizden kaynaklandı." diyerek bizleri uyarmaktadır.

Buyurun sizlere bu kampanyalardan bir tanesi;

Bu hadisi şerif sahihi buhari den olup tam metni ile verdim lütfen yanlış anlaşılmasın tam metin hem hadisin hem de yazının bütünlüğünü tamamlamakta olup hiçbir art niyet ve suçlamayı barındırmamaktadır. Sadece emri bil maruf nehyi anil münker yapmaktayım. Bu bağlamda hadisten istenilen anlam çıkarılabilir. Şahsen bu yazı dizisinde bu ve buna benzer hadisleri sümenaltı saklayan veya anlatmayan ilahiyatçılara inat gün yüzüne çıkaracağım. Her şey zıddıyla bilindiğinden bu hadisleri göz ardı etmeyeceğim.

17- (907) İbni Abbâs şöyle demiş: Resûlüllah (S.A.V.) zamanında güneş tutuldu. Bunun üzerine Resûlüllah (S.A.V.) cemaatle birlikte namaza durdu. Ama Bakara sûresini okuyacak kadar uzun bir kıyam yaptı. Sonra uzun ruku ve secdelerle namaza devam etti. Daha sonra namazdan çıktı. Gerçekten güneş açılmıştı. Müteakiben şun¬ları söylediler;

— Şüphesiz ki güneş ile ay Allah'ın ayetlerinden iki ayettirler. Bun¬lar bir kimsenin hayatı veya mematı için tutulmazlar. Siz böyle bir olay gördünüz mü hemen Allah'a zikredin.

Ashab:

— Ya Resûlüllah! Şu makamda seni bir şey almak için uzanır¬ken gördük, sonra bundan vazgeçtiğini müşâhade ettik, dediler. Resûlüllah (S.A.V.)

— Ben, cenneti gördüm de, ondan bir salkım üzüm koparmaya el uzattım. Eğer ben o salkımı atmış olsaydım, dünya durdukça siz ondan yerdiniz.

Ben cehennemi de gördüm; Bugünkü gördüğüm manzara gibi (şimdiye kadar) hiç bir manzara görmüş değilim. Ekseriyetle cehennemlik¬lerin kadınlar olduğunu da gördüm, buyurdular. Ashab:

— Ne sebeple ya Resûlallah? diye sordular:

— Küfretmeleri sebebi ile cevabını verdi.

— Kadınlar Allah'a küfreder mi? diyenler oldu;

— Evet, onlar kocalarına karşı nankörlük ederler, iyiliğe karşı küfranda bulunurlar, onlardan birine ilelebet iyilik etsen, sonra senden bir şey görse hemen: Senden hiç bir hayır görmedim; der, buyurdu.

Son olarak; cennet veya cehennem bonusu olarak hangisinden yararlanmak istiyoruz?

Unutmayın ki kaybedeceğiniz sonsuzluk.

SAYGILARIMLA... Saki NAGEHAN


Bunlar da ilginizi Çekebilir

6 Yorum Yorum Yaz

Yorum Yaz