Evlilikte Değişim



430566_308685999187023_1816551280_n3-150x1501El hamduliIlahi Rabbil Alemin.

Rabbimize sonsuz hamdu senalar olsun, sitemizi yeniledik, görüntüsünü değiştirdik. hepimize hayırlı olsun. Değişim Hak'tan ayrılmadıkça güzeldir. Hak'ka yaklaştıran ise en güzelidir.




Değişim; yenilenmekse güzeldir, yoldan çıkmaksa felakettir. Bir gelişmenin getirdiği değişim vardır bir de gerilemenin getirdiği değişim vardır. Rabbim gelişmenin getirdiği değişim içinde olmayı nasip etsin.

Evlilik insanın hayatında en önemli değişim köşebaşlarından biridir. Bekarların en büyük hatası ise evlilik hayatında olması gereken değişime zihnen hazır olmamaktır.

Pek çok karı-koca tartışmalarında " Ben değişemen, benim huyum bu, canın isterse, kabul edersen, aileme karşı da böyleydim" gibi cümleleri çok kullanırlar. Sanki eskiden öyle olması şimdi böyle olmasının haklı bir sebebi olacakmış gibi. Sanki katılık iyi bir şeymiş gibi. Sanki kötü huyda inat etmek övünülecek bir şeymiş gibi.(İnatçılık eşeklerin özelliğidir ve çook eşeğin başına bela getirmiştir bu huy.)

Ayrıca değişim sadece kötü huy-iyi huy meselesi de değildir. Değişim: Değişen şartlara uyum sağlama becerisidir. Bazen iyi bir huyunuzu başka bir iyi huyla değiştirmeniz de gerekebilir.

Evlilik insanı değiştirir, değiştirmesi lazımdır. Kişi bekarken ailesi ile yaşasa da, evlenene kadar hayatını tek kişilik yaşar, evlendikten sonra ise çift kişilik yaşamaya başlaması gerekir. Eğer evlendikten sonra kadın ya da erkek hayatını hâlâ tek kişilik yaşamaya devam ediyorsa o kişide problem var demektir.

Evlilik çift kişilik yaşamayı bilme sanatıdır. Katılıkla, bencillikle, dediğim dedikIe yürümez. Yürüyor gibi görünse de düşmesi kaçınılmazdır.
Bekarken evliliğin gerektirdiği değişime hazır olmayanlar değişmekte zorlanırlar. Ve değişimin gerektirdiği işleri yük olarak görebilirler.

Evlilik kişilere yeni bir rol yükler ve kişilerin o role uygun davranması gerekir. Evlat rolünüzü koca olarak da oynamaya devam ederseniz, karınız bir süre sonra size annelik etmeye başlayabilir.Bir erkek anne-babasının karşısında evlat, karısının karşısında koca olmalı.

Bazı kadınların evliliğin ilk günlerini atlatır atlatmaz kocaya karşı annelik rolüne girme hevesi vardır. "Kocamı eğiteyim, değiştireyim" derken kadınlık rolünden çıkıp annelik rolüne bürünebilirler.

Bir de işteki rollerimiz var: Öğretmen, yönetici, satıcı siyasetçi.. gibi. Mesela pek çok öğretmen eşinden "Bana öğrencinmişim gibi davranma, ben senin öğrencin değilim" sözünü duymuştur. Karı kocalar işteki rollerine evde de devam ettirmeye kalkarlarsa evlilik hayatı çekilmez olur.

Bazı kadın okuyucularım " Kocam o kadar nazlı ki ben ona nazlanamıyorum" diyor. Bazı erkek okuyucularım da "Karım o kadar erkek gibi ki ona nasıl davranacağını bilemiyorum" diyor. Eş rolümüze iyi bürünmemiz ancak cinsiyet rolümüzde sağlam olmamızla mümkündür. Kadın, kadın gibi erkek, de erkek gibi olmalı. Bunun ölçülerini de dinimiz bize vermiş.

Evlilerin arada bir kendilerine şu soruları sorması |azım: " Evlilikle gelişip değiştim mi yoksa gerileyip dönüştüm mü? Bekarlığın bencilliğinden kurtulabildim mi? Evlilik, fazlalıklarımı ve sivriliklerini törpüledi mi? ... "

Doğru sorular ve doğru cevaplar gelişim ve değişimin yapı taşlarıdır.



Bunlar da ilginizi Çekebilir

0 Yorum Yorum Yaz

Yorum Yaz