Anneyle doğum sonrası temasla başlayan bağlanma, insanın bütün yaşamını etkiler. Bu noktada annenin rolü, çocuk ve hayat arasında köprü olmaktır. Bebeğin kendisine ve dış dünyaya ilişkin yargılarını ve algılarını belirleyen önemli bir görevdir bu.
Temelde 0-3 yaş aralığında şekillenir. Bebek anneyle oluşturduğu güven ilişkisi sebebiyledaha sonraki ayrılmalardan daha az etkilenir.
Güvenli bağlanma süreci yaşamış yetişkinler;
- Eşlerine kolayca yaklaşabilir ve onlara bağlı olmaktan mutluluk duyarlar.
- Uzun süreli ilişkiler kurarlar ve eşleriyle yaşadıkları cinsellikten hoşlanırlar.
- Terk edilme kaygıları yoktur.
- Hem kendilerine hem de diğer insanlara olan saygıları yüksektir.
- Kendilerini diğer insanlara açmaktan ve onların kendilerine açmasından mutlu olurlar.
- Ötekiyle ilişkileri iyimser ve yapıcıdır
- Affedici ve empatiktirler
- İşler yolunda gitmediğinde sosyal destek ararlar.
Aslında Güvenli bağlanma sürecini yaşamış yetişkinlerdeki sıralanan neticelere bakıldığında bu döneme “ruhsal embriyo” denmesi daha doğru oluyor. çocuğun ruhsal gelişimi bu yaş aralığında tamamlanıyor veya hayata hazırlanmış oluyor.
dolayısıyla dışarda çalışan bayanların çocuklarında bu sorun oluyor fakat bol para harcanarak maddi şeylerle(oyuncak, hazır yiyecek ve giyecek vs.) çocuğun ruhundaki ihtiyaç bastırılmaya çalışıyor. Tabiri caizse uyutularak aldatılmaya çalışılyor. fatih bey’in oyuncak ile ilgili paylaştığı yazısında vardı. çocuğun annesi annelik edecek oyuncak arıyordu oyuncakçıda.
tabi fıtrat, fıtri ve layık olmayan şeyi reddedip attığından hiçbir işe yaramaz bilakis çocuğa ciddi zararlar verir.
benim tüm bu mülahazalardan anladığım kadını evde tutmayı başarmalıyız yoksa nesiller perişan olup heder olacak.
2 buçuk yaşında bir oğlum var 4 ayliktı ise döndüğümde aramizda güvenli bağlanma olmamış midir acaba yani 3 yaşına kadar annenin calismamasi mi gerekir.? yazıdan öyle anladım. çok üzülüyorum bu duruma nasıl telafi edeceğimi bilmiyorum