Yarasa Duygular

gonca-profil (1)Yarasa duygularınız var mı sizin de?

Gündüzleri ortalarda olmayan, geceleri durmadan dönüp dolaşan tepenizde.

Bazen hoşgörü, bazen şefkat, bazen “aman boşver” diyebilen genişlik…

Yarasa gibiler... Gün içinde hissedemediğimiz kadar gece içimizi acıtan bu duygular.

Etrafa saçılan oyuncaklar geceleri daha bir farklı görünmüyor mu insanın gözüne? Oynanmış, oynandığı yerde kalmış, başrol oyuncuları mışıl mışıl uykuya dalmış… O an ortalığın nasıl dağıldığı ve neden toplanmadığı anlamını yitirmiyor mu? Gündüz dağınıklık olarak göze batanlar, gecenin sessizliğinde göz kamaştıran bir sanat eserine dönüşmüyor mu?

Üstünü örterken o masum yavruların “Ah sabah olsa da hatalarımı telafi etmeye fırsatım olsa, daha sevgi dolu olmaya yetse ömrüm” demiyor mu gönül… “Daha az telaş, daha çok sükûnetle uyanacağım, söz” diye damlamıyor mu gözyaşlarımız?

Ya o işten yorgun argın gelmiş kanepede uyuya kalmış eşimiz? Hükmünü yitirmiyor mu o anda gündüzleri boy gösteren güçlü halimiz, istediğim olmadı diye diretmelerimiz, vara yoğa söylenmelerimiz…

Sevdiğimizin savunmasızca kendini bırakmışlığını görünce düşmüyor mu yüzümüzün o sert maskesi? Gece alıp götürmüyor mu bütün maskeleri karanlık dehlizlerine. Aslında hep öyle savunmasız değil mi sevdiklerimiz? Güçlü görünen hâlinde bile herkes şefkate muhtaç değil mi aslında?

Ya nerede saklanıyor gün boyunca, gece içimizi dolduran bu sıcacık şefkat, hoşgörü, genişlik?

Ah bu yarasa duygular… Gündüzleri neredeler?

Belki de korkup saklanmaktalar telaşımızın çokluğundan, bitmek bilmez işlerimizden… Herşeyin en iyisini yapacağız, diye kaskatı kesilen halimizden.

Keşke gece olmadan bir kara perde çekebilsek enerjimizi tüketen herşeye…

Bitmezse bitmesin, ömür biter iş bitmez zaten, diyebilsek. Ne kadar çabalasak da hiçbir zaman mükemmel olamayacağımızı ve her zaman bir şeylerin eksik kalacağını defalarca kendimize dinletebilsek. Barışabilsek eksiklerimizle, “ah benim insan kusurum” deyip gülümseyebilsek…

Ve en insanî duygularımızı kaçıran gürültüleri bir kahve fincanında yudumlayabilsek ağır ağır…

Ruhumuzu dinlendirsek bir pencere kenarında yeşilliklere uzunca dalıp…

Dinginleştiğimizde yarasa duygular belki gündüz de bizimle kalır.


Bunlar da ilginizi Çekebilir

1 Yorum Yorum Yaz

Yorum Yaz