Çocuklar Ve Bağlandıkları Nesneler

İlk önce bu haftanın çocukça düşüncesine bakıp sonrasında sorumuza geçelim:

Küçük bir çocuk, hamile bir kadının karnına dokunur:

- Ne var sizin karnınızda teyze?

Kadın:

- Çocuğum var evladım.

- Sizin çocuğunuz mu?

- Evet

- Onu seviyor musunuz?

- Evet

- Çok mu seviyorsunuz?

- Evet evladım.

- Öyleyse neden yediniz?

Ne kadar masum bir düşünceye sahipler değil mi? Gelelim sorumuza…

Hocam ben sağlıkçıyım. 2,5 yaşında bir kızım var. Çalıştığım için biraz da bana çok düşkün. Ona bağlıyorum her şeyi. Ben işteyken ve normalde evdeyken de uykusu gelince benim kullandığım boneyi (eşarbın altından bağladığımız bir şey) burnuna tutarak ve de koklayarak uyuyor. Aynı zamanda evin her tarafında boneler dolaşıyor. Nerede olursa olsun, öyle ki arabada yolculukta bile. Artık yanımda çantada bone taşıyorum. Üstelik sadece başımdaki o an hangisiyse onu istiyor, temiz olanı istemiyor. İllaki başımdaki olacak. Ona kokum sindiği için olsa gerek. Bu alışkanlık nereye kadar devam eder, ne yapabilirim. Yardımcı olursanız sevinirim.

0-2 yaş, çocukların güven-güvensizlik dönemidir. Çocuklar bu döneme dünyayı tanımaya çalışırlar ve dünya onlar için güvensiz bir yer olarak algılanır. Bu belirsiz ve karışık dünyada çocuklara yardımcı olan ve onları sakinleştiren en önemli güç ise annedir. Bu dönemde annesini, acıktığında, ağladığında, korktuğunda yanında göremeyen çocuklar dünyaya ve diğer insanlara karşı bir güvensizlik geliştirebilirler. En temel sığınak olan annenin bu dönemde çocuktan uzak olması çocuğu kaygı durumu içine iter. Annesi çalışmak zorunda olan çocuklar, bu anneye sığınma arzularını, onların bir eşyalarına sığınarak karşılamak isteyebilirler. Aslında aradıkları, sığınacak, güvenli bir limandır. Sizin örneğinizde kullandığınız bone çocuğunuz için bu görevi görmektedir.

Ancak zamanla çocuklar, annesini hatırlamak bağlandığı bir nesneye karşı bir bağımlılık geliştirebilirler. O nesnesiz ve eşyasız çocuk bazı temel işlevlerini yerine getirmiyorsa (uyumak, yemek yemek vb.) o zaman durum bağımlılık aşamasına gelmiş demektir. Bu durum annenin de hayatını zorlaştırıyorsa artık müdahale edilip sorun çözülmelidir.

Sizin bahsettiğiniz durumda çocuğunuz eğer bone olmadan kesinlikle uyuyamıyorsa, saatlerce uykusuz kalıyorsa, bu durum ev dışında da hayatı ona ve size karşı zorlaştırıyorsa artık bu soruna el atmanın zamanı gelmiş demektir. Peki bu sorunu nasıl çözeceksiniz?

Zamanla düzelir deyip beklemek sorunu çözmez. Yapmanız gereken bir gün karar alıp artık boneleri çocuğunuzun eline vermemektir. “Bone pis oldu, kirlendi” gibi bir açıklama ile artık bone vermeyi kesmeniz gerekir. Bonenin yerine bir ayıcık, küçük bir yastığı alternatif olarak sunabilirsiniz. İlk günlerde çocuğunuz belki saatlerce ağlayacak ve uykusuz kalacaktır. Eğer siz bu durumda şefkatle yaklaşıp tekrar boneyi verirseniz sorunu çözmeniz oldukça zorlaşır. Çünkü çocuk ağladığında istediğine elde edeceğini öğrenir. Bu nedenle ilk hafta çocuğunuzun çıkaracağı sorunlara ve huysuzluğa karşı hazır olmanızda fayda var. Benzer durumları yaşayan ve bağlandığı nesne alındığında beş saat ağlayan çocuklar vardır. Ancak bu ağlamalar, zamanla azalacak ve iki hafta içinde çocuğunuz normal duruma dönecektir. Bazı çocuklar ağlamanın yanında ateşlenirler ve hatta kusabilirler. Bu durumlarda da geri adım atmamak yerinde olacaktır. Tüm bu işlemleri yaparken çocuğunuza kızgın ve öfkeli bir eda ile değil de şefkatli ama kararlı bir eda ile yaklaşmanız daha doğru olacaktır.

Mehmet Teber

Psikolojik Danışman & Pedagog

*Sorularınızı mehmet Bey' bu adresler üzerindne ulaştırabilirsiniz.

www.mehmetteber.com – m.teber@yahoo.com

www.facebook.com/mhmt.teber

 


Bunlar da ilginizi Çekebilir

5 Yorum Yorum Yaz

Yorum Yaz