Erkeklerin de Yürekleri Var



Bir Adem Diyor ki...

Üç yıl önce evlendim, ikimizde memurduk, her şeyi birlikte ödeyecektik. Özlemim vardı, bir anne görmek istedim evimde, evlatlarıma bir anne, akşam yemek hazırlayan bana gülümseyen, ve her işinde yardım edeceğim dediğim. Çocuklarıma bir anne özlemindeydim.

Tam kavuştum sandım ki, evlendiğim gün her şey değişti. Tek düğünü onun memleketinde yaptık, 220 çeyrek altın 10 milyarlık bilezik, ve 5 bin lira para toplandı, hepsini kayınvalidem aldı ve vermedi. Hiç üstünde bile durmadım, sizin onlar, bizde kalacak dediler, hiç ama hiç sesimi çıkarmadım. Derdim para değildi, huzurdu sadece.

Gerdek gecesi yaşamadım,yaşayamadım... İlk ilişkim kazara 7 ay sora gerçekleşti, sadece 1 kere... Oda kazara... "İstemiyorum" diyordu, üstüne gitmedim. Kaç doktora gittim, psikiyatri doktoruna, ama o gelmedi. Yalvardım ama götüremedim, çaresi vardı derdinin ama gelmedi. Eşim:

"İşine geliyorsa böyle gelmiyorsa güle güle. Sen geneleve git, parasını ben vereceğim ama dost edinme" dedi.

" Herkes mi sevişiyor damat" diyende kayınvalidemdir...

Bu sözlerin hepsini işittim, ama sabrettim, bütün derdim aklını başına toplaması için beklemekti, dua ettim , tıbba koştum her yolu denedim... Ama geçinmeye yüzü yoktu. Yemeğimden ütüme, temizliğimden pazara, alışverişten bulaşığa... Her işi kucakladım yaptım sadece utanır mı diye. Ve bu 11 ay sürdü... bir kere el kaldırmadım asla ve kesinlikle Allah şahittir ki aldatmadım.. ve ayrıldık, ben istedim, çünkü dayanamadım...

375 gün evli kaldık, aynı evde ayrı odalarda kaldık buna evliliğimin 7. gününden itibaren dersek doğru olur. Ayrıldık, severken ayrıldık, diyeceksiniz nesini sevdin bu kadının? Ciddiyetini sevdim, ama nerden bilirdim ki evde orgenerallik istediğini, oysa ki ben orgeneral olmayı hiç düşünmedim.... Halada düşünmüyorum, belki de yanılıyorum ama bilemiyorum...

Anlaşmalı boşanmayı tercih ettiler kendileri sağ olsunlar; ama ne var ki bornozuma kadar her şeyimi götürdü. Parasını benim ödediğim her şeyi. Hatta bekar evimden getirdiğim naylon leğene kadar:) bornozuma kadar:) tekrar düzen kurdum, şimdi mi? şimdi kiramı ödeyemeyecek durumdayım, ama bununda altından kalkacağım ve en mutlu evliliğimi yapacağım. Ben bir aile özlüyorum, bir eş, bir anne özlemindeyim.

Ben ne kahveye gitmeyi severim, nede aylak aylak sokakta dolaşmayı. Ne işe yaramaz, işsiz, güçsüz sapsız arkadaşım var, ne de alkolik,... Ben bir ev istiyorum ve evimde de eş istiyorum, ama olmadı nasip değilmiş. Şimdilerde kanunlar yasalar çıkıyor, kadın hakkı kadın hakkı diye. Anlamıyorum ne hakkı? Daha ne hakkı? Bir sorum var şimdi onlara, erkeklik organını da isterler mi bizden, bence bu gidişle onu da isteyecekler.

Eskiden "kadına şiddete asla" diyen ben, ağlayan bir kadın görünce gözleri dolan yutkunan ben, şimdi sadece yönümü dönüyor ve yürüyorum ve hemen unutuyorum... Şiddete karşıyım ama benim gördüğüm bu şiddet ne olacak diye de sormadan edemiyor ve her gün içimde kaynayan ateşi söndüremiyorum.

Bir yandan da sessizce ve ümit dolu bir halde bekliyorum, güzel günleri. Haykırışlarım dualarla, Rabbimden istiyorum, boynumu bükerek. Soğuk bekar evlerinin karanlık köşelerinde ağlasam da zaman zaman, bu imtihanın zamanı dolacak bir zaman...Bu ümitlerle ve hiç bitmeyecek ümitlerle...


Bunlar da ilginizi Çekebilir

28 Yorum Yorum Yaz

Yorum Yaz