Abdullah Bir
16/11/2016
VAHA
"toplumumuzun en büyük sorunlarından biride boşanma aşamasında ve sonrasında 2 tarafın birbirlerinin ayıp ve kusurlarını yaymasıdır." DEMİŞ
Tavsiye doğru ve Vaha bu konuda haklı.
Boşanma davalarında ve süreçlerinde erkeklerin coğunluğu boşanma olayını ve öncesinde dört duvar arasında yaşadıkları acıları, yatak odalarında yaşadıkları sıkıntıları kendi lehlerine olacağını bilmelerine rağmen duruşma salonlarına taşımaktan ve yakın çevrelerine anlatmaktan "imtina" ettikleri halde kadınların bir çogunda bu hassasiyet yok. Hatta haksız dünyevi kazançlar (para, itibar, saygı vb) için çocukların, akrabaların ve mahkemenin nezdinde MAĞDUR ve HAKLI olduklarını "iddia ve ispat" etmek; bundan dolayıda ayrıldığı kocasını "maddi, manevi, sosyal ve psikolojık" olarak mağdur etmek adına dile getirenlerin büyük çogunluğu kadınlardır.
İşin daha da kötüsü kısa sürede davayı kazanarak kolay yoldan para sahibi ve zengin olmak isteyen boşanma avukatlarının yönlendirmesi ile kocasına "ters ilişki kurmak veya ters ilişkiye zorlamak" (TMK da sorgusuz sualsiz "haklı boşanma sebebi" dir) iftirasını bile atan kadınların sayısı küçümsenmeyecek kadar fazladır.
Böyle bir olayı veya iftirayı daha düne kadar aynı yastığa baş koyduğu, örtüsü ve diğer yarısı olan) kocasına REVA-HAK gören bir kadının bu mahremiyetin yanında "devede kulak" sayılabilecek başka mahremiyetleri, "kusurları-noksanlıkları, iftiraları" söz ve dava konusu yapması çok da zor olmasa gerek.
Allah bizleri dünyalık kazanımlar için iftira atmayı ve aile mahremiyetini ortaya saçmaktan çekinmeyen şeytanlaşmış insanların ve cinlerin serrinden emin ve muhafaza eylesin. (amin)