Ötekileştirdiğimiz Yerler

 

halid2Geçenlerde bir yazı okuyordum: “Şark gezisi” gibi başlığı olan bir yazıydı. Yazıyı yazan genç, bir tren penceresinden bozkır fotoğrafı çekmiş. Çocuk eski trenden öyle bir manzara çekmiş ki yazının bende uyandırdığı izlenim çocuğun Afganistan’a gittiği oldu. Şark gezisi Afganistan’a değil, meğer Türkiye’nin doğusunaymış. Genç bunu kast etmese de doğuyu bilmeyen pek çok kişide bu izlenim oluşmuştur.

Genç gittiği yerleri acayip bir yabancılıkla anlatırken içimden buralar benim büyüdüğüm yerler demeden geçemedim. 20 senedir karış karış dolaştığım yerlerdi buralar. İnsanını tanıdığım, şoförüyle, kantincisi ile köylüsü ile kısacası her kesimi ile sohbet ettiğim topraklar. Beni yazı da rahatsız eden nokta çocuğun sanki doğuya değil de başka bir ülkeye gelmiş gibi yazması idi. Niyeti tam tersi olsa da.

Batıda insanlar doğuya karşı çok ön yargılı ve çok garip bakıyor. Hayatlarında hiç bu toprakları görmemiş insanların buraya karşı tutumlarını gördükçe üzülüyorum. Kimi kişilerin doğuya karşı müthiş bir küçümseme ve nefret tutumu mevcut. Bazıları çok korkuyor. Her an her yerde bomba patlıyor, yol kesiliyor zannediyorlar. Öbürleri ise burada yaşayan insanları anlamaktan o kadar uzak ki. Buralar o kadar yabancılaştırılmış ki. Bu durumların hepsi ile ilgili örnekler vermek istiyorum.

Batıya gittiğimde özellikle doğudan gelen bireylere karşı çok ciddi bir aşağılama var. Okullar bu tutumun gözüktüğü en açık ortamlardan biri. Zaten ne yazık ki yeni nesilde birbirlerine karşı müthiş bir alay etme dalgası mevcut. Bir de doğulu olduğunuzda bu aşağılanma boyutu ne yazık ki artıyor. Ben üniversite okurken staj için gittiğim okulda ders verirken aslında oralı olmamama rağmen orada büyüdüğüm ve gençleri denemek için doğulu olduğumu söyleyerek kendimi tanıttım. Aslında orada büyüdüğüm için oralı da sayılırım. Sonuç olarak sınıfta bir kahkaha koptu. Daha sonra sınıftaki çocukları tanımaya çalışırken ben de Diyarbakırlıyım diyen ve sözde espri yapan bir kız öğrencinin ardından gene bir kahkaha koptu. O okulda gençliğimin geçmediği için şükrettim.

Ne yazık ki bu durum gibi örnekler çok. Kişiler buranın insanını anlamaktan uzak ve ön yargılı. Her yerde olabilecek doğudaki kötü örnekleri çoğaltıp bütün doğuyu töhmet altında bırakıyorlar. Kimilerinin bunu kasıtlı yaptığı da çok açık. Buranın insanları ise bu kişilerin gösterdiği tutumu gerçek hayatta hissediyorlar.

Başka bir sıkıntıda batıdaki insanların doğudan korkması. Geçen senelerde bir hocam beni aradı ve kardeşinin doğudaki bir üniversiteye yatay geçiş yapacağını söyledi. Yalnız çocuk çok korkuyormuş başına bir şey gelebilir diye. Ben de o tarihlerde aynı şehirde olduğum için "gelsin ben yardım ederim dedim" ve korkmamasını telkin ettim. Genç geldi. Belki 15 senedir gittiğim ve bir kez önümün kesilmemiş olduğu üniversite yolunda acaba yolumu keserler mi diye sorular sormuştu. Her an patlayabilirim, ölebilirim, karşıma terörist çıkabilir korkusunu yaşıyordu.

Büyüdüğüm ilde turistik bir mekanı gezmemin ardından geri dönüşte bir binaya rastladım. Çok güzel mimariye sahip büyük bir bina idi. İçine girdiğimde kocaman belki binlerce gümüş takının olduğu bir yer olduğunu gördüm. İşlenmiş gümüşten kolyeler, yüzükler, küpeler ve aklınıza gelebilecek her türlü takılar mevcuttu. Mekan çok güzeldi ve büyüktü ama içerisi bomboştu. Birkaç usta ve satıcıdan başka kimse yoktu.

Mekanda bir köşede servis yapılıyormuş. Kafe gibi bir yerdi. Oraya oturduk. Kahve istedik arkadaşımla. Çok güzel bir şekilde kahveler geldi ve mekanın sahibi bizimle birebir ilgilendi (hiçbir şeyde almamıştık) Mekan sahibi gazetelerin tutumu yüzünden işlerinin kötüleştiğini anlatıyordu. 40 kişi çalıştırırken artık sadece 10 kişi çalıştıklarını ve 1-2 patlama olduğu zaman gazetelerin sayfalarca haber yaptığını bu yüzden farklı illerden ve hatta ülkelerden gelen müşterilerinin korkup artık gelmediğini söylüyordu. Durmadan yapılan korku telkinleri sonucu işlerinin gerilediğini anlatıyordu. Sohbetimiz bitti. Kahveler için ne kadar ödememiz gerektiğini sorduk. Onlardan olduğunu söylediler. İçimden eğer batıda olsaydım böyle bir mekanda böyle bir kahveye yüksek ücret isterlerdi diye düşünmeden edemedim.

Bu örnekler daha da çoğaltılabilir. Bazı kişilerin kendi memleketlerini bu kadar az tanımaları beni şaşırtıyor. Doğuda her an her yerde kişiler ölüyor, patlıyor, insanların yolları kesiliyor sanmaları beni güldürüyor. Şunu çok açıkça söyleyebilirim ki doğuda ölme ihtimaliniz batıdaki bir şehirde ölme ihtimalinizden daha fazla değil. Hatta İstanbul gibi gece olunca ara sokaklarını torbacıların, esrarcıların, sarhoşların dolduğu bir yerde ölme ihtimaliniz çok daha yüksek. Buna rağmen kişilerin doğuya karşı öyle önyargıları ve korkuları var ki anlamak mümkün değil. Tabi medyanın bunda rolü büyük

Bazen doğuya gelince insanlar şaşırıyor. Buraları hiç böyle bilmiyorduk. Aaa burada bu da mı var diyorlar. Doğuda taş yiyoruz zannediyorlar sanırım. Aç, fakir, hiçbir şey yapmayan boş zamanlarında hobi olsun diye adam öldüren yol kesen, bomba patlatan, karısını döven, öldüren insanlar var zannediyorlar sanki.

Doğuya karşı ön yargılı olanlar ve doğudan korkanların yanında burayı kendi kafalarına göre anlamak isteyen insanlarda çok. Kapalı olsun, açık olsun, mütedeyyin olsun vesaire olsun kimi insanlar doğuya geldiğinde bu insanlar bunu niye yapıyor, bu neden böyle gibi durmadan kendi yargılarıyla bir değerlendirmede bulunuyor. İçimden sizi ne, ne yapacaksınız, yani bir zararı mı var başkasına demek istiyorum. Ya da televizyonlarda görüyorum bazı ablalar köylere gelip yaşlı teyzelerin yanında acayip derin konular açıyor. Orada olsam dönüp "abla siz hasta mısınız!" derim muhtemelen. Kendisi bir kültürde büyümüş olduğu için en süperini onlar biliyormuş gibi bir tavra giriyorlar. Kendi doğrularını durmadan oraya dikte etmeye çalışıyorlar.

Doğu çok ötekileştirdiğimiz bir yer. İnsanı ve toprağı anlayamıyoruz. İnsanlar buraya gelmekten korkuyor. Bazılarımız ön yargılı yaklaşıyoruz. Bazılarımız korkuyor, bazılarımız ise anlamamakta diretiyoruz. Sonra neden terör var diye basit bir eleştiri getiriyoruz. Yalnız batı toplumlarının bizden korktuğunu, Türklerin ve Müslümanların batıda hoş karşılanmadığını, korkulduğumuzdan sanki her an bomba patlatacakmış gibi bakıldığımızdan şikâyet ediyoruz. Kendi gördüğümüz muameleyi kendi ülkemizde bulunan insanlara ve o bölgeye göstermeyi bırakmamız gerekmez mi?

 


Bunlar da ilginizi Çekebilir

22 Yorum Yorum Yaz

Yorum Yaz