Siz Hiç Haksız Yere Hapse Girdiniz mi?

Bir Adem Diyor ki...

"Aileyi koruma ve kadına şiddeti önleme" adı altında çıkarılan kanunu destekleyenler duydukları ve yazılanlar ile hareket ediyor olabilir veya zannettiklerine inanıyor olabilirler. Ben kesinlikle bir insana, kadına, erkeğe, yaslıya, çocuğa veya herhangi bir canlıya sistematik vurup, eziyet edip, aşağılayan, ekonomik yaptırım yapan veya başka şekilde yapılan herseyi şiddet olarak görüyorum. Fakat bu yasa bunu bu şekilde görmüyor, siz yasayi sadece duyduğunuz ile biliyorsunuz.

Ben bu yasa ile yargılandım ve halen bunun acılarını onarmaya çalışıyorum. Ailem parçalandı, paramı kaybettim, varlıklarımı, işimi, herseyimi, ve hapse girdim ben.

Yaşamayanlara olayı çok basite indirgemiş çünkü yasamamissiniz bile.

SİZ HİÇ HAPSE GİRDİNİZ Mİ??, Ben ömrümün yarısını tamamladım, 12 eylul zamanlarında da orta okul ögrencisiydim. o zamanları da yasamıştım ve hapse bile girmemiştim. ama bir kere girdim iste maalesef….

Ben tamamen aynisi olan çikacak olan bu yasanın mağduru bir babayım. Yasa çıktıktan sonra neler olacagını ilerleyen süreçlerde göreceksiniz. ve benim buraya yazdığım yazilar hep aklınızda kalacak. Ben hem de Sema hanımın anlattığından daha fazlasını yasayarak.

Sahte rapor ile şikayet edildim, tutuklandım, hakim karşısına bile çıkarılmadım, avukatım da vardı üstelik, beni şikayet edeninde, avukatı vardı. Bir suru yalan ve iftira attılar. Her şey sahte ve yalan idi. Mahkeme ortamı yok idi. Hızlı mahkeme denilen bir olay, psikolog talep ettim, çocuklarımın da dinlenmesini istedim, kabul görmedi.

3 gece hapiste yattım, hayatımda ilk kez hapse girdim, beni hiç kimse dinlemedi bile. Üstelik ben aslında şiddet gördüğüm halde davacı bile olmadım hep çocuklarımı düşündüm. Oysa karşimdakilerin baska amaçları var idi. Mahkeme kararındaki hiç bir şey birbirini bile tutmuyor.

Resimlerim çekildi, parmak izlerim alindi, elim kelepçeli, bir aşağı bir yukarı dolaştım insanlar içerisinde. Utandım, komşularım beni o halde görünce çok ama çok utandım.

Yasadıklarımı sayfalarca yazsam inan anlamakta zorlanırsınız. Halen de yasıyorum. Bana bunu yapanlar benim ile yüzleşemiyor, yüzüme bakamıyor. Utanıyorlar, iptal etmek istiyorlar, edemiyorlar. Kesinlikle geri dönüşü yok. Bu ceza çekilecek. Bu yasayı Sayın Aile bakanı bu şekilde kesinlikle bilmiyordur. Eğer biliyorsa, o zaman “Bildiğini ve ne yaptığını bilmiyordur.”

Sıfır tolerans diyor, eğer biri katil ise, yapsın sıfır tolerans, Peki benim sucum nedir? Ya yalan ise, sahte ise, suç kabahat, kusur karsi tarafta ise. Ne olacak? Bunun cevabini veremez… Kesinlikle veremez, zaten veremiyor sayın bakan.

Benim durumuma kimse cevap veremiyor herkes kaciyor benden. Kilitlenip kalıyorlar. Karşima Aile bakani, Türkiyenin en ünlü profesorleri, hakim, savci ve avukatlari, psikologlar, televizyoncular çiksin. Benim durumuma cevap veremezler, kesinlikle % 100 kanıtlarım. Tek şartım var hakemlik isterim (Beni şikayet edenin ailesinden veya istediği herkes gelsin. Ben sadece Bir din adamı, konunun uzmani profesor, uzman psikolog, istiyorum, Üstelik hiç uzun boylu konuşmadan sadece mahkeme kararını ve delilimi göstererek. Bu kadar acik ve net konuşuyorum, haklılığımı kanıtlarım.

Çünkü ben bunu yasadım ve yaşıyorum.Sizce bu yasanilan davranisla beni yola mi getirmis oldular, yoksa kendi kabahat ve kusurunu örtmek icin çamuru ustume mi attilar?

Sakin yanlislik olmustur demeyin, sakin. Bu yanlislikla benim ve cocuklarimin ne halde olduğunu hic bilemezsiniz.

Aslinda bu site guzel bir site, ben yeni farkettim, yazilanlari okuyor ve beğeniyorum, çok guzel tespitler gorüyorum, Sayın Sema Maralı hanıma ve diğer yazarlara da emek ve katkılarından dolayi tesekkur ederim,

İlgili cikacak yasada cok iyi tespitlerde vardir, onlem alinacak guzel onerilerde, Lakin yasanin topyekun kabulu Turkiye icin bir felaket olacaktır. Bu yasa ile getirilenler, masumane bir şiddet onleme yasasi degildir. Dikte ettirilen, şuan Avrupada bile kabul görmeyen bir yasadır. Çünkü, insanı ve bireyi adalet ile ele almıyor. Yasanın heryerinde KADIN ibaresi geciyor, Bir an KADIN ibaresini sadece ERKEK ibaresi ile değistirin anlarsiniz. Adalet cinsiyete göre islerse, kadinlar erkeklesir, erkekler kadinlasir. Bu konuyu yasayan birisi ile uzmani oldugunu soyleyen herkes ile tartisirim, bu yetkinliğe sahibim.

Öldürülme haberleri ile ilgili, sayin bakanimizin gectigimiz gunlerde verdigi istatistiki bilgiler, eksik, hatali. Bir zaman akisi ve suresinin baslangici, sonu olmayan, ve yetersiz bilgilerdir. Bu yasa ile iliskilendirilip toptanci zihniyet ile erkeklerin veya bir cinsin suclanması doğru değildir. Bunu soylememdeki, neden ise, ben veri yonetimi konusunda uzman birisiyim. Suan avrupadaki ekonomik krizin en büyük sebeplerinden biriside bu yasadır? Çünkü dunyadaki bircok ulkedeki issizlik rakamlarinin nufus ile orani, yas ile oranı, cinsiyet ile orani, emeklilik yasi ile oranlari paralel hesaplanmiyor, Hesaplanan kumesteki tavuklardir.

Umarım konuyu Mecliste duyarlı vekillerimiz iyice ele alırlar, Her boyutu ile tartışırlar. (Önemli olan tek sey, Hukuk ve adalette, kesinlikle pozitif ayrimcilik, kayırmacılık, kadın erkek, eşitliği kavramlari ile öne geçilmeye calisilmamalidir. Adalet, sağlanırsa, her koşulda, konunun iki tarafinda cinsiyet ayrimi yapilmadan, her turlu delil ve belge ile esit kendini ifade ve savunma hakki verilirse, ve bunu seçilmiş uzman kurul önunde yapılırsa, kanundan kimsenin korkmasına gerek olmaz.

Sikayet sayisida fazla olmaz, magdur sayisi da fazla olmaz. Çünkü hic kimse bosanacagim diye evlenmiyor, bosanacagim diye cocuk yapmiyor. Aksi halde yoksa kurunun yanında çok yaş canlar yanar. Türkiyemiz evimizin daha büyüğü bir ailemizdir. Bu kesinlikle unutulmamalıdır.

Allah ülkemizin yardımcısı olsun. Selam ve dua ile...

Saygılarımla...


Bunlar da ilginizi Çekebilir

21 Yorum Yorum Yaz

Yorum Yaz