Her Durumda Erkekler mi Suçlu?
- 24-06-2019
- KATEGORİ Duyun Sesimi
- YAZAR Sema Maraşlı

Bir çocuğum oldu anlaşamayacağımızı hissettim ama çocuğun bir başkasına anne baba demesin diye gelen daha mı iyi olacak diye devam ettirdim. Daha sonra iki çocuğum daha oldu.
Ortanca kızım lise birinci sınıfa giderken yurtta kalan çocuklara takılmaya başladı. Onların yaşadığı gibi yaşamaya başladı. 3 ,4 defa evden kaçtı.
O zamana kadar dövmedim ama başımı yere eğdiğinde dövdüm. Ertesi gün ben işe gittim o hastaneye gidip darp raporu almış. “Ben aile içi şiddet görüyorum devlete sığınmak istiyorum” diye.
Devlet hiç beni dinlemedi bile. Yurttan da kaçtı. Annesini de şahit yazdırmış aile içi şiddet gördüğüne dair. Mahkeme günü geldi, annesine “gelme” dedim. Benden önce indi, arabaya bindi.
Mahkemeye gittim hakim bana dedi ki “Ne biçim babasın? Kızın iki saat geç kalmış eve diye döve döve öldürmüşsün.”
“Efendim, bunlar yalan, açın dosyasını bakın, karakolda kayıp ilanı var kaç defa. O gece de ben kendim buldum geldim gece 1:30’da sokaktan. O gün dövdüm. Yaşadıklarımızı anlattım, hakim sabır diledi.
Hakim bana şöyle söyledi: “Avrupa Birliğine gireceğiz diye kanunlarımızı onlara göre uyarladık, çocuklar da bunları İyi değerlendiriyorlar. Bugün sen yedinci babasın.”
Sonra şahit çağırdı. Şahit yazılan eşim içeri girdi “ben şahitlik etmek istemiyorum” dedi.
Hakim: “Kızının şahidi kızından yana konuşsa bir türlü, senden yana konuşsa bir türlü” dedi. dedi sonra da ” Aile içi şiddet uygulamaktan üç ay hapis cezası, 6000 tl para cezası verdi.”
Beş yıl içerisinde aile fertlerinden birisine fiske vurursam, hapis cezasını yatacaktım. Buna nazaran yurttan evime götürdüğüm kız, kurban bayramı günü ben kurban kesmeye gittiğimde o yine kaçtı.
Bunun akabinde evde şahitlik etmeyen bir eş ve huzursuz bir yuva içerisinde cinnet geçirmemek adına köye ailemin yanına döndüm.
Eşim boşanma davası açtı, babam “Dede oldun, utanmıyor musun ayrılmaya…” dedi evinden kovdu. Gidecek yerim yok, ev tutacak da param yok, kendime ait bir dükkanda yaşıyorum. Eski eşim de oğlumla benim evimde yaşıyor.
Mahkeme 1000 TL nafaka bağladı 1250 tle gelirim tespit edildiği halde.
Hakime dedim ki “Efendim bana ceza evinin yolunu gösterdiniz, nasıl ödeyeceğim ben bu parayı?”
“İş bul çalış öde” dedi hakim.
Deniyor ki nafaka evlilik süresince olacak. Ben 25 sene evli kaldım 75 sene yaşayacağımın garantim yok ki ve bu saatten sonra bizim de birisine ihtiyacımız var ama herkes ödediğim 1000 TL nafakayı duyunca evlilikten vazgeçiyor.
Hâkimler hiçbir zaman biz erkekleri dinlemiyor bile. Cinnet geçirmemek için namazlarımın arkasından dua ediyorum. Rabbim bizleri korusun yardım etsin. Rabbim kimseyi evladıyla imtihan etme
ALBATROS
Ve 6284 delindi!
Kadına şiddeti önleme gerekçesiyle ülkemize Batı dayatmasıyla getirilen 6284 sayılı kanun sekteye uğradı.
Kadına şiddeti önleme gerekçesiyle, Türk örf, adet ve geleneklerine dikkat edilmeden hazırlanan Batı tandanslı 6284 sayılı kanun ilk defa duvara tosladı. Kanun gereğince delil ve belge olmaksızın hakkında uzaklaştırma kararı verilen Sedat Tutak isimli vatandaş, verdiği hukuk mücadelesinden zaferle ayrılarak uzaklaştırma kararının yargı yoluyla bozulmasını sağladı.
Hukuksuzluğu yargıya taşıdı
24 Haziran tarihinde eşinin şikayetiyle hakkında 3 ay uzaklaştırma kararı verilen Sedat Tutak, evinden ve çocuğundan uzakta kalmayı kabullenmeyerek, şiddet uyguladığına dair hiçbir delil olmaksızın hakkında verilen cezayı Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne taşıdı. Tutak’ın avukatı tarafından verilen dilekçede, “Müvekkil ile karşı tarafın boşanma aşamasında oldukları, davacının asıl amacının kendi lehine delil oluşturma ve babayla çocuğun kişisel iletişim kurmasını engelleme amacı olduğunu, müvekkilin hiçbir şekilde eşine ve çocuğuna şiddet uygulamadığını, karşı tarafın soyut ve gerçeğe aykırı beyanlarda bulunduğundan Çatalca 1. Asliye Ceza Hukuk Mahkemesince verilen uzaklaştırma kararının kaldırılması” talep edildi.
Mahkeme ilk defa çığlığı duydu
Başvuruyu inceleyen mahkeme heyeti, Tutak aleyhine verilen 3 ay süreli uzaklaştırma kararını kaldırıldı. Ayrıca Sedat Tutak’a 15 gün süre ile verilen “korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması tedbiri”nin de kaldırılmasına karar verildi.
Bu tarihi karar, diğer mağdurlar için umut teşkil etti.
ALİ SAMANGÜL
seysey
ANA YÜREĞİ
Ahlaki değerlerle yetiştirmek için kendinizi paralayın sonra evladınızın bataklıktaki halini eli kolu bağlı izleyin, çok zor çok.
Allah sabır versin, feraset versin. Her türlü yaşanan olay bir kadının iki dudağı arasından çıkacak lafa bağlı. Aslında tek sorumlu kadın ahlakının çökmüş olması. Zira analık yapamazsak analık ahlakında evlat ta yetişmez.
Lakin kadınlar halinden özgürlüğünden erkekleri düşman belleyip intikam alırcasına teşhircilik yapmaktan oldukça memnun. Bu aşamada yasalar öyle olsa ne böyle olsa ne? Kadın gitti analık gitti namus gitti...
Kıyamet hak ve gerçek illaki sapkınlıkta artış olacak, müslümanlık azalacak, ama işte bizler bu sapkınlığa yol veriyoruz ya o zorumuza gidiyor. Bunu batı yapsa yakıştırırız, dinsizler, imansızlar deriz, ya bizim müslüman nüfuslu halkımız bu sapkınlıklara yol verip sapkınlık için çaba sarf edince ne denilir ki???
En büyük kazanç ta zarar da evlattır. Bu yolda evladını muhafaza etmek isteyen, batı özentisi olan, ehl-i sünnet fırkasından ayrı olan, her tülü fiiliyattan uzak durmalı, nefsini dizginlemeli ki şeytana uşaklık eden yolda yürümeyelim...
AMELİMİZ DE "ALLAH RIZASININ" TERAZİMİZ OLMASI DİLEĞİ İLE ALLAH DOĞRU YOLA GELMEYENLERİ ISLAH ETSİN!!!