Katilden Halk Kahramanı Çıkarmak

Konuyu bilmeyenler için kısaca özetleyelim:

Evlilik yolunda ilerleyen Ayşe ve Özgür çifti yüzüklerini takıyorlar ve kendi aralarında nişanlanıyorlar (Karı-koca olduklarını da söylüyor belki dini nikahları var.) Resmi nikah için gün alıyorlar 14 şubat. Bugün nikahları kıyılacaktı.

5 şubatta bir parkta kamelyanın altında tartışıyorlar. Ayşe bir taraftan ağlıyor bir taraftan konuşuyor. Saat 21:30 civarı.

Ayşe’nin tartışma ve ağlama sesini oradan geçen üniversite sınavına hazırlanan Kadir Şeker duyuyor. “Kadını niye ağlatıyorsun?” diye Özgür’e sustalı bıçak çekiyor ve Özgür de kendini savunmak için Kadir’in üstüne yürüyor ve Kadir, Özgür’ü kalbinden bıçaklıyor. Aralarında bir boğuşma oluyor.

Kadir, yere devrilen adamı ve başında şok geçiren nişanlısı orada bırakıyor, ne yaptım ben demiyor, ambulans çağırmıyor, sakince kaldığı eve gidiyor, yemeğini yiyor ve yatıyor. Polis Kadir’in üstünden damlayan kan izlerini takip ederek aynı akşam Kadir’i yakalıyor.

Olayın özeti bu. Detaylar yazıda ve yazının altında verilen linklerde bulabilirsiniz.

Bu olay herkesin, özellikle sosyolog ve psikologların iyi incelemesi gereken bir olay. İçinde çok şey var. Kadına şiddet üzerinden yürütülen hain plan, medyanın çirkin yüzü, kitleler bir yalana nasıl inandırılır, algı operasyonları ile katil nasıl kahraman yapılır, çok iyi gösteren bir örnek.

Bu olayı medyada nasıl okuyoruz.

“Sevgilisi tarafından öldüresiye dövülen kadını kurtarmak isterken katil oldu.” (Hürriyet Gazetesi) (1)

Google Kadir Şeker, Özgür Duran, Ayşe D. yazdığınızda onlarca yalan başlıkla birbirine benzeyen haber var. Haber başlığında kadına şiddetten, darptan, öldüresiye dövmekten bahsediliyor fakat olayda hiç fiziksel şiddet ve darp yok. Sadece karşılıklı tartışıyorlar.

Katilin ifadelerinde de darp yok. Bu gazeteciler kadına şiddet fantazisi mi kuruyorlar, olmayan dayağı nereden çıkardılar?

Kadir Şeker'in ifadelerinde halk kahramanı olacak bir durum yok. Kendinden yardım isteyen yok, darp yok, dayak yok sadece tartışan bir çift var. Kadın ağlıyor o kadar. Kadir de bunu söylüyor zaten.

İşte Kadir’in gazetelerde yer alan savcılık ifadesi:

“Yürüyüş yolumun üzerinde bir erkek şahsın kamelyanın tahta direklerini yumruklayarak bağırdığını duydum. Benim karnım açtı bu nedenle eve gitmek istedim, yine de tereddütte kalıp kadının ağlama sesine dayanamayıp yanlarına gittim. " cnntürk (2)

Gazeteciler sanıkların savcılık ifadelerini de habere aldıkları halde, ifadelerde darptan bahsedilmezken, utanmadan hâlâ yalan başlık atıyorlar:

“Öldüresiye darp edilen kadını kurtardı, belki bir kadına cinayeti önledi…” gibi katili masum hatta kahraman gösteren başlıklar atarak, katili aklamaya çalışıyorlar.

Nişanlısı ile tartışan Ayşe D. nin ifadesinin başına gazetecinin eklediği ilk cümleye dikkat:

Parkta dövülen Ayşe D. ise ifadesinde şunları söyledi:

“Özgür’e hitaben ‘Kadının neden rahatsız ediyorsun’ dedi. Özgür ‘Sana ne len o benim karım’ diye yanıtladı. Şahıs (Kadir) tekrar ‘O zaman niye bu kadar ağlatıyorsun’ dedi. Özgür ‘Sana ne len sana mı soracağım’ dedi. Bağrışma olduktan sonra ben aralarında herhangi bir arbede olmasın diye ‘Evet ablam benim eşim’ dedim. Çocuk elindeki bıçağı hafif hafif Özgür’e gösteriyordu. Özgür bıçağı görünce biraz daha fazla sinirlendi. Bir anda birbirlerine sarıldılar daha sonra Özgür çalıların üzerine sırt üstü düştü. Çocuk da yanına... Bayıldığını sandım, elime kan gelince bıçaklandığını anladım. Şahsın bıçak vurma anını görmedim. Şahsın ağladığımı duyup Özgür’ün bağırdığını duyunca yardım etme amacıyla bizim yanımıza geldiğini düşünüyorum.”

Ayşe D. de dayaktan darptan bahsetmiyor. Kadir’le aynı ifade. “Ağladığımı duyunca yardım için gelmiş olmalı” diyor. Fakat kadının ifadesinin başına gazeteciler ne yazmışlar “Parkta dövülen…”

Aynı gece hem Kadir’in hem Ayşe D. nin savcılıkta ifadeleri alınıyor. İkisinin ifadeleri de uyuşuyor. Sadece bıçaklama bölümünü Kadir Şeker kendine göre anlatıyor.

Ertesi gün Ayşe D. nişanlısının öldürülmesinin şokunu atamadan sosyal medyada yer alan haberlerle bir kez daha yıkılıyor: Tıp fakültesi hayali kuran genç, parkta öldürülmek üzere olan bir kadını kurtardı. Gencin öldürdüğü adamın alkol almış olduğu ve 19 sabıkası olan bir pislik olduğu ve öldürülmesinin pek isabet olduğu hatta Kadir’in onu öldürerek elini kirlettiği, Kadir’e yazık olduğu, Kadir’in bir kahraman olduğu yönündeki haberleri okuyunca hemen basın açıklaması yapıyor.

Ayşe D. nin basın açıklaması ile medya sarsılıyor zira senaryoyu çok güzel oturtmuşken katili kahraman diye hapisten çıkarmaya ramak kalmışken Ayşe D. işlerine çomak sokmuş oluyor.

Ayşe D. basın açıklamasında ne diyor:

”Ben Özgür’le severek birlikte oldum. Onun için üç çocuğumu bıraktım bir süre Eskişehir’de yaşadık. Dört ay önce Konya’ya geldik. Olay günü Özgür alkollüydü. Evde kavga ettik. Evden çıkıp, parka gittim. Tek başıma ağlıyordum. Özgür’e ‘Aramızdaki sorunu konuşup, halledelim’ dedim. Özgür yanıma geldi. Bağrışmaya başladık. Özgür kameriyeyi yumrukluyordu. O sıra yanımıza ismini sonradan öğrendiğim Kadir geldi. Muhtemelen bizim kavga ettiğimizi düşündü. Özgür’e ‘Neden bayanı rahatsız ediyorsun?’ dedi. Özgür de ‘Biz birlikteyiz’ diye yanıt verdi. ‘Nikahlı karın mı?’ diye sordu. Ben de ‘Evet ablacım, o benim eşim sen git’ dedim. Kadir’in elinde siyah renkli bıçak vardı. Elindeki bıçakla yanımıza geldi. Karşılıklı bir şeyler söylerken, aralarında boğuşma yaşandı” TimeTürk (3)

Bu açıklama üzerine bütün saldırı okları Ayşe D. ye yöneldi. “İfade değiştirdi, tutarsız şeyler söylüyor… Başlayan her türlü iğrenç haberler ve yorumlar yapıldı. Oysa Ayşe D. ifade değiştirmemişti akşam savcıya verdiği ifadenin tam aksi haberleri görünce basın açıklaması ile iddialara cevap vermişti, ifadesi değişmemişti.

“Onun için üç çocuğumu bıraktım bir süre Eskişehir’de yaşadık. Dört ay önce Konya’ya geldik…”

Ayşe D. “Onun için üç çocuğumu bıraktım bir süre” dedi diye, "ataerkil zihniyet kadın namusu güdüyor, namusunuz batsın..." diyen feministler ve basın organları, twitter şörler birden kadının namusuna saldırmaya başladılar.

Kocasını ve çocuklarını terk eden hain, namussuz kadın, imajı çiziverdiler. Oysa kadın hiç böyle bir şey söylemiyor, velev ki böyle olsa da bu cinayeti meşrulaştırmaz.

Nişanlısı ile nikah günü alan kadın nasıl evli olabilir? Ayşe D. bu açıklamayı muhtemelen şu yüzden yaptı: “Sizin iyi ki gebermiş dediğiniz adam, benim sevdiğim hatta bir süre çocuklarımdan ayrı kalmayı bile göze aldığım benim için değerli bir insan” demek istedi. Bu sözünün böyle kötüye çekileceğe aklına bile gelmemiştir.

Ayşe D. nikah için gün aldıklarını söylediği halde "nişanlısı"değil özellikle "sevgilisi" kelimesini kullandılar. O akşam tartışmaya dahil olan Kadir'e "o benim karım" deyip yüzüklerini göstermiş Özgür Duran.

Kadına saldıranlar "Kadın sağlam pabuç değil, ifadelerine inanmayın, siz biz ne dersek ona inanın" demek istiyorlar aslında.

Ayşe D. nin basın açıklaması şöyle devam ediyor:

“Ortada bıçak çekecek bir durum kesinlikle yoktu. Üniversiteye hazırlanan bir çocuğun üzerinde bıçağın ne işi var? Özgür ile çok güzel günlerimiz oldu. Bir insanı geçmişiyle yargılamamak gerekir. 19 suç kaydı olması bir insanı kötü yapmaz. Ne yaptıysa uyuşturucu yüzünden yaptı. Ama ben elimden geleni yapıp, onu bu durumdan kurtardım. Bana bu konuda her zaman minnettardı. Güzel bir birlikteliğimiz vardı." (3)

Ayşe D. nişanlısının sabıkalarının uyuşturucu kullandığı dönemde olduğunu fakat onun vesilesi ile uyuşturucuyu bıraktığını söylüyor. Özgür Duran’ın ona minnettar olduğunu, nişanlısının kötü bir insan olmadığını söylüyor.

Özgür Duran canından olmakla kalmamış ayın zamanda sanki katil oymuş gibi dünya hakaret küfür edildi.

Basın ölen Özgür Duran'ın babasının açıklamasını bile " Sevgilisine şiddet uygularken öldürülen Özgür Duran'ın babası "diye başlık atıyorlar. Gerçekten işin içinde şiddet olsa adamın zoruna gitmez belki.

Özgür Duran'ın babası Cengiz Duran, eşiyle ayrı oldukları için oğlunun sorunlu ve sevgisiz büyüdüğünü anlatarak, hakkındaki 19 suç kaydıyla ilgili "Kurtaramadık oğlumu o yola düştü. Kopuk bir aile olmasaydık, belki böyle olmazdı" diyor. (4)

Diğer taraftan katil Kadir Şeker ise basında aklanmaya çalışılıyor.

Kadir Şeker ile ilgili haberlerde vurgulanan başlıklar.

Fen lisesi mezunuydu, yabancı dili vardı. (Zeki çocuk haberiniz olsun, hapse girmesin.)

Tıp fakültesi hayali vardı. (Herkes tıp öğrencisi zannetmiş oysa yaşına bakarak iki yıldan beri hazırlanıyor olması lazım. Üniversiteyi kazanamamış. Velev ki tıp öğrencisi olsa bu cinayet için hafifletici neden olabilir mi? )

Kütüphaneden geliyordu, ders çalışıyordu, sosyal konulara duyarlıydı! (Konu ile ne alaka?)

Cinayete meyve soymak için taşıdığı bıçak sebep oldu. (Oysa cinayet aleti bıçak falan değil, taşıması suç olan sustalı)

Meyve bıçağı Kadir’in cebinden çıkıp Özgür Duran’a saplandı. (Utanmasalar bıçağı mahkum edecekler, sen niye çıkıp adamın ölümüne sebep oldun diye.)

Kimse demiyor ki hadi üzerine vazife olmayan bir iş yaptın, tartışan bir çiftin arasına girdin, sustalı bıçak çekmek de nedir, hadi çektin kalbine saplamak da nedir demiyor. Bacağına ya da koluna da vurabilirdi.

Ayrıca ortada şiddet yok, yardım isteyen yok, dayak yok, kadın “karşılıklı bağrışıyorduk” diyor. Fakat topluma kadın yardım çığlığı atmış algısı uyandırdılar hatta yazdılar.

Kadir Şeker’in davası ile ilgilenen bir avukat (sayı artmadıysa 15 avukat savunacakmış) aynen şöyle söylüyor:

“Kadir’i suçladığı yönündeki haberler doğru değil, Ayşe D. olay esnasında yardım çığlığı attığını doğruladı. Ayşe D. Özgür’ün bıçaklanma anını keşif sırasında da görmediğini belirtti.”

Ayşe D. Özgür Duran bıçaklanıp yere yığılınca yardım çığlığı atıyor fakat avukat bizim bunu onlar tartışırken yardım çığlığı attığı için Kadir’in yardıma gittiği şeklinde anlamamızı istiyor, cümleler ona göre kuruluyor.

Ayşe D. Kadir'in bıçak göstererek geldiğini fakat bıçaklama anını görmediğini savcılıktaki ifadesinde de söylüyor. Siyah bir bıçakla yaklaştığını fakat Özgür Duran’ın bıçağı görünce sinirlendiğini ve onun üzerine yürüdüğü için bıçaklama anını görmediğini baştan beri söylüyor fakat kadını yalancı konumda bırakmak için sözlerini yanlış anlamaya müsait şekilde çarpıtıyorlar. Sanki savcılık ifadesi ile basın açıklaması tutarsızmış gibi. Bıçağı rengine kadar gayet net görüyor fakat bıçağın saplandığı anı görmüyor.

Basın açıklamasını ısrarla “ifade değiştirdi, inkar etti” şeklinde verdiler oysa kadın hep aynı şeyleri söylüyor. Saplandığı anı görmemesi bıçağı görmemesi demek değil. Fakat yalancı feministlerin ve medyanın sinsi hileleri.

Ayşe D.nin ifadelerinde büyük çelişki diye Hürriyet Gazetesinin yaptığı haber pek çok medya grubunda 4 ifade 4 çelişki diye yer aldı. Oysa hiçbir çelişki yok.

Tamamen algı operasyonu yaptı Hürriyet Gazetesi (5)

"Kadir Şeker’in yardım ettiği Ayşe D.’nin ifadelerindeki büyük çelişki!" diye verilen yalan haber. Ve doğruları. Ayşe D.

1- Kadir'i bıçaklarken gördü mü?

SAVCILIKTAKİ İFADESİ: Kadir’in bıçak vurma anını görmedim. Ama yanımıza geldiğinde ve ayrılmak üzere hareket ettiğinde bıçağı gördüm.

BASIN AÇIKLAMASI: Ortada bıçaklamayı gerektirecek bir durum yoktu. Karı-koca arasında yaşanabilecek bir tartışmaydı bizimki...

(Yukarıdaki ifade ve basın açıklamasında bir çelişki yok. Konu ile ilgili düşüncelerini söylemiş. Bıçakla ilgili bir cümle değil bu. Alakasız bir cümle alıp karşılaştırma yapmışlar, katili aklamak için. Kadın birinde bıçağı gördüm birinde görmedim dese çelişki olurdu )

2- Ayşe D. darp edildi mi?

SAVCILIKTAKİ İFADESİ: Özgür yumrukla benim sağ omuz arka kısmıma doğru sert bir şekilde vurdu. Hatta bundan dolayı morarma olmuş olabilir. Bana vurduktan sonra Özgür evden çıkarak gitti.

(Evdeki tartışmadan bahsediyor. Normalde omza vurulmaz insan birini omzundan itekler. Özgür Duran evden çıkmak isteyince Ayşe D engel olmak isterken omzundan iteklemiş olabilir, darp raporunda bir morarma çıkmadığına göre önemli bir şey değilmiş. Kadın ısrarla o bana vurmuzdı dediğine göre bir itekleme durumu olmuş.)

BASIN AÇIKLAMASI: Polis eşliğinde hastaneden darp raporu aldım. Ancak vücudumda herhangi bir darp söz konusu değil. Dayak yemiş olsam, Özgür bana vurmuş olsa darp izi olurdu.

(Çelişki yok omzundan iteklemiş. Ayrıca konu evde değil parkta yaşananlar, kadın parkta darp olmadığı baştan beri söylüyor)

3- Kadir oraya neden geldi?

SAVCILIKTAKİ İFADESİ: Özgür kameriyeyi yumrukluyordu. O sırada yanımıza Kadir geldi. Muhtemelen bizim kavga ettiğimizi düşündü.

BASIN AÇIKLAMASI: Kadir’in benim ağladığımı ve Özgür’ün bağırdığını duyunca yardım etme amacıyla geldiğini düşünüyorum.

(Hiçbir çelişki yok. Aynı durumu daha etraflıca anlatmış. Kadir Şeker'de ifadesinde ağlama sesine gittiğini ve Özgür Duran'ın kamelyayı yumrukladığını söylüyor, kadına darptan bahsetmiyor. "Kavga ettiğimizi düşündü ve yardım etmeye gelmiş olmalı" arasında nasıl bir çelişki olabilir. Bu gazeteciler ne yazsak da katili aklasak kadını suçlu çıkarsak diye düşünüyor olmasalar kendilerin bu kadar zorlamazlardı.

4-Boğuşma nasıl başladı?

SAVCILIKTAKİ İFADESİ: Özgür bağırarak cevap vermekteydi. Kadir elinde bıçakla duruyordu. Kadir gideceği yöne yürümeye başladı. Bu esnada itekleşmeye başladılar.

BASIN AÇIKLAMASI: Kadir’in elinde siyah renkli bıçak vardı. Elindeki bıçakla yanımıza geldi. Karşılıklı bir şeyler söylerken, aralarında boğuşma yaşandı.

(Yine çelişki yok tam aksi birbirini tamamlıyor. Büyük ihtimal bıçağı gösterince Özgür korunmak için elinden almaya çalışmış ve boğuşma sırasında Kadir onu bıçaklamış ve sırtını dönüp gidecekken Özgür can havliyle ona saldırmış fakat yaralı olduğu için yere yığılıp kalmış.)

Ayşe D. nin açıklamasından sonra küfürler hakaretler kadına yöneldi. Kadir’in başını yakmış. Ki onca acısına rağmen Ayşe D, Kadir için olumsuz bir cümle de kurmadı. "Yanlış anladı, yardım etmeye çalıştı..." gibi onu anlamaya yönelik cümleler kurdu.

Ki Ayşe D.yardım istememişti Kadir kendi kendine onların tartışmasına dahil olmuş ve silahsız adama sustalı çekmiş. Bir başı yanan varsa o da Ayşe D.

Kadir belki medyanın kadına şiddet algısının kurbanı oldu belki izlediği mafya dizilerinin kurbanı oldu belki üniversite sınav stresini belki hayat şartlarının. Bunu bilmiyoruz.

Kadir Şeker’in annesinin ifadelerine bakarsak Kadir’in ailesi köyde yaşıyor Kadir dershaneye gitmek için şehirde teyzesinin evinde kalıyor. Olaydan önce annesiyle konuşuyor, hiç parası kalmadığını söylüyor annesi ‘teyzenden iste’ diyor. Savcılık ifadesinde “karnım açtı eve gidiyordum…” diyor. Ailesinden ayrı, aç, umutsuz, sustalı ile gezen, cinayetten sonra kadını cesedin başında bırakıp yardım etmeyen, eve gidip yemek yiyip yatan bir genç görüyoruz.

Kadir’in Tıp fakültesi hayalı varmış. Serbest bırakılmalıymış Tıp okumalıymış. Olur bir de üniversite sınavına girmeden Tıp fakütletesine alın! Umarım Kadir’in bu hayali gerçekleşmez. Bıçaklayıp yere yıktığı adamı yerde bırakıp gidip yemek yiyen birinden aman doktor olmasın.

Kadir’in hayalleri varsa ölen Özgür’ün de hayalleri varmış. Uyuşturucuyu bırakmış, resmi nikah için gün almış, yuva kuracakmış. Belli ki hayatına yepyeni bir sayfa açma niyeti vardı. Katil’in hayallerinin kıymeti varsa maktulün hayallerinin hiç mi kıymeti yok.

Kimsenin kimseyi öldürmeye hakkı yok. Ancak kişi kendine saldıran olursa savunma sırasında istemeden gerçekleşen bir öldürme hariç.

Ölenin kadın ya da erkek olması fark etmez. Kadın öldürüldüğünde kıyameti koparanlar, erkek öldürülünce alkışlıyorlar.

Öldürülen kişinin sevabı günahı da bizi ilgilendirmez. Yargılayacak olan Allah’tır. Bize düşmez.

Adalet herkes için vardır. Ayrıca Kadir adamın sabıkası olduğunu bilmiyordu. Orada tartışan her hangi bir çift fark etmeyecek ve o sustalıyı çekecekti.

Eğer Kadir serbest bırakılırsa devlet herkese, sabıkalı olanları, alkol ya da uyuşturucu alanları öldürme hakkı versin. Olur mu böyle şey!

Sonuç: Başta feministler olmak üzere büyük çoğunluk Kadir’in serbest bırakılıp kahraman ilan edilmesinden yana. Niye?

Çünkü Kadir ceza alırsa bundan sonra kadına şiddet yapıldığını görenler kadına yardım etmezlermiş.

Kimse böyle yardım etmesin zaten, ortada şiddet bile yok sadece tartışma var. Kadının hayatını kararttılar. Sustalı ile cinayetle yardım mı olur?

Bir tartışmayı duyduysan geç git, ciddi bir darp varsa polisi ara.

Feministler ısrarla Kadir’in serbest bırakılmasını istiyorlar imza kampanyaları başlattılar. Konunun gerçek yüzünü bilmeyenler basından okudukları gibi zannedenler de destek veriyorlar oysa bu çok büyük vebal.

Öncelikle adalet açısından. Cinayet işlemiş cezasını çekmeli. Bugün erkeğe sustalı çeken yarın kadına da çeker. Hatta orada Ayşe D. müdahale etseydi o da ölmüş olabilirdi.

Feministlerin Kadir’in serbest bırakılmasını istemelerinin gerçek sebebi başka: Buna benzer olaylara emsal teşkil etmesi.

Nasıl emsal teşkil edecek? Tartışan bir kadın-erkek gören (bu baba-kız da olabilir, karı-koca da olabilir, ağabey kızkardeş de olabilir…) erkeği kadına şiddet bahanesiyle öldüren kişi ceza almadan kurtulacak.

Mafya dizileri ile yetişmiş ceplerinde taşıdıkları sustaları saplayacak yer arayan gençliği düşündüğümüzde bu emsalin sonu çok kötü olur.

Bir erkeğe veya kocasına kin tutan, öldürmek isteyen kadınlar için de bulunmaz sebep olur.

Toplum içinde kocana hakaret et, adamı sinirlendir, sonra gelsin sevgilin adamı öldürsün ya da ayarladığın biri o da birkaç gün yatın çıksın.

Feministler tam da bu sebepten Kadir’in serbest kalmasını istiyor ben de tam bu sebepten Kadir’in cinayetten ağır ceza alması gerektiğini düşünüyorum.

Olay yargıda. Umarım yargı bazı hakimlerin itiraf ettiği gibi feminist baskının ya da siyasetçilerin etkisinde kalmadan adil karar verir.

Bu konu üzerinde ısrarla durmamın bir sebebi de yargının sosyal medya etkisi ile adaletsiz bir karar vermemesi.

Bütün herkesin Kadir’in kahraman olduğunu düşünmediğini, medya yalanlarının farkında olan kişilerin ve grupların olduğunun bilinmesi.

Görgü tanıklarının ifadeleri çok çelişkili. Oldukça uzak bir mesafeden akşamın karanlığında kamelyanın altında olanları evin penceresinden ne kadar net görmüş olabilirler? Ayrıca çıkan haberlerden etkilendikleri belli. Geceyi ve haberleri karıştırarak anlatıyorlar.

"Niye durup dururken bir genç katil olsun diyenler var." Bunun cevabını en iyi siyasetçiler ve feministler bilir.

Toplumda kadına şiddet konusu öyle abartılıp işlendi, öyle kanunlar getirildi ki ağlayan kadın şiddete uğruyormuş algısı oluştu.

Belki Kadir bu feminist algının kurbanı oldu. Feministler şimdi de kurbanlarını kurtarıp kahraman yapmaya çalışıyorlar.

Özetle: Katilden kahraman çıkarılırsa bu yeni "katil kahramanların" başlangıcı olur. Kimse de bunun vebalini ödeyemez.

Sema Maraşlı www.cocukaile.net

Kadir Şeker”i savunanlar şu duaya amin desin. "Karanlık bir gecede bir yakınımla tartışırken Kadir elinde sustalı ile çıksın karşıma ve sevdiğimi öldürsün."

O zaman Kadir’i savunun kahraman yapın da samimiyetinizi görelim. Başkalarının acıları üzerinden katili savunmak kolay.

Mümin kendisi için istemediğini başkası için de istemez.

Not: 15.02.2020 de gazeteler Özgür Duran'ın otopsi rapor sonucunu yazdılar. Otopsi raporuna göre Özgür Duran'nın kalbine tek bıçak darbesi var başka hiçbir darp izi yok.

Medyayı günlerce meşgul eden bu olayın otopsi sonuçları çok önemliyken gazeteler bunu sıradan bir haber gibi tek cümle ile konu ile ilgili bir haberin altına yazarak verdiler. Çünkü katili kahraman ilan etmişlerdi oysa otopsi sonucu bunu söylemiyordu bu yüzden sessiz kaldılar.

Ayşe D. nin açıklamasındaki gibi "Kadir’in elinde siyah renkli bıçak vardı. Elindeki bıçakla yanımıza geldi. Karşılıklı bir şeyler söylerken, aralarında boğuşma yaşandı."

Özgür sustalıyı almak için Kadir'e doğru hamle yapınca Kadir bıçağı saplamış olmalı.

Gece saat 21.30 civarı ve parktaki altında oturdukları kamelya çok aydınlık değil. Ayşe D. Bıçağın saplandığını göremediğini söylüyor. Kadın yalan söylüyor olsa bıçağı sapladı der ama demiyor, bıçağı görmüş fakat saplandığını görmemiş.

Sonra:

"Kadir gideceği yöne yürümeye başladı. Bu esnada itekleşmeye başladılar."

Kadir bıçakladıktan sonra sırtını dönüp gitmeye kalkmış olmalı ki Özgür D. can havliyle Kadir'e saldırıyor aralarında kısa süre bir boğuşma oluyor duruma göre.

Fakat Kadir' Özgür'e vurmuyor, yumruklamıyor kendini savunmuyor. Neden?

Size biri saldırsa siz de kendinizi korumak için ona saldırırsınız. Bu çok normal insani bir tepki.

Kadir' de eğer baştan bıçaklamamış olsa o da ona saldırır kendini korumak ve onun elinden kurtulmak için vurur, tekmeler fakat böyle bir şey yapmıyor. Cesette hiç darp yok. Onun az sonra devrileceğini tahmin ediyor ve aynen öyle oluyor.

Velev ki boğuşmada bıçaklamış bile olsa Kadir her halükarda suçlu. Tartışan ve kendinden yardım istemeyen bir çiftin yanına gidin sustalı bıçak çekerek erkekten hesap soruyorsa katil olmayı da göze almış demektir.

Otopsi raporunun olduğu gazete haberi. Pek çok gazete aynı şekilde verdi haberi pek önemsizmiş gibi tek cümle.

https://www.takvim.com.tr/yasam/2020/02/15/kadir-sekerin-telefon-kayitlarina-gore-ozgur-duran-ayse-dirla-ciftini-tanimadigi-ortaya-cikti

 

Kaynak:

https://www.hurriyet.com.tr/yerel-haberler/konya/sevgilisi-tarafindan-dovulen-kadini-kurtarmak-i-41441938 (1)

https://www.cnnturk.com/video/turkiye/kadir-sekerin-ifadesi-ortaya-cikti-aglama-sesine-dayanamadim (2)

https://www-timeturk-com.cdn.ampproject.org/v/s/www.timeturk.com/kadir-seker-in-kurtardigi-ayse-d-konustu-19-suc-kaydi-olmasi-bir-insani-kotu-yapmaz/haber-1350322-m?usqp=mq331AQCKAE%3D&_js_v=0.1#aoh=15816644121838&referrer=https%3A%2F%2Fwww.google.com&_tf=%251%24s%20alan%C4%B1ndan&share=https%3A%2F%2Fwww.timeturk.com%2Fkadir-seker-in-kurtardigi-ayse-d-konustu-19-suc-kaydi-olmasi-bir-insani-kotu-yapmaz%2Fhaber-1350322 ( 3)

https://tr.sputniknews.com/turkiye/202002131041396972-sevgilisine-siddet-uygularken-oldurulen-ozgur-duranin-babasi-kopuk-bir-aile-olmasaydik-belki-boyle/ (4)

https://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-haberi-kadir-sekerin-kurtardigi-kadindan-4-ifade-4-celiski-41446106 (5)

 

 


Bunlar da ilginizi Çekebilir

32 Yorum Yorum Yaz

Yorum Yaz