Kadının Yüzü ve Kimliği Değişebilecek

Şiddete uğrayan kadın, kimlik değiştirebilecekmiş.

Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için planlanan tedbirlerden sadece birisi bu.

Hatta gerek görülürse kadının yüzü de ameliyat ile değiştirilebilecekmiş.

Şiddet uygulayan kişinin psikolojik tedavi görmesi de yeni yasada yer alacakmış.

Umarım bu arada yüzü ve kimliği değiştirilen kadının psikolojik tedavisi de ihmal edilmez.

Üstelik bu tedbirleri üç partinin kadın milletvekilleri, şiddeti önlemek adına tartışarak, görüş alışverişinde bulunmuşlar.

Bu haberi okuyunca içimi tuhaf bir hüzün kapladı. Eğer yeni yasa sadece böyle tedbirlerle doluysa vay kadınların haline !

Ağlasam mı , gülsem mi bilemedim ...

Bu haberin hemen altında da bir başlık dikkatimi çekti :

''Keşfettiği bitki türüne eşinin adını verdi. ''

Yüzümde buruk bir gülümseme oluştu. Ne de olsa biraz önceki haberin oluşturduğu hüzünden henüz kurtulabilmiş değilim.

Bitkiyi keşfeden doçent:

'' Fedakarlıklarla çocuklarımızla ilgilenen, zor çalışma şartlarıma rağmen bana destek olan eşime jest yapmak istedim." diyor .

Doğrusu ben bunu bütün kadınlara yapılmış bir jest olarak kabul etmek istiyorum.

Yazımın başında naklettiğim haberden dolayı incinen kadınlık gururum, biraz olsun okşansın diye...

Ne de olsa biz kadınlar birer çiçektik.

Bazıları ayakları altında ezmeye çalışsa da...

Tam da bütün gazetelerin böyle güzel haberlerle dolu olduğunu hayal ederken, gözümün önüne yüzü ve kimliği değiştirilmiş kadınlar gelmeye başladı.

Aman Allah'ım ne olacaktı toplumda ki bu şiddetin sonu ?

Kadının gördüğü şiddet, sadece bir sonuç değil miydi ?

Bu sonuca götüren en önemli neden de eşlerin, Yaratıcının kendilerine biçtiği rolleri doğru oynayamamalarından kaynaklan mıyordu ?

Doğru algılanamayan bu roller neticesinde erkek zalim, kadın mazlum görünüyordu. Ancak şiddeti uygulayan erkeğin bu dünyası mahvolduğu gibi ahireti de mahvoluyordu. Böylece erkeğe de yazık olmuyor muydu?

Sorular zihnimde dansederken, içim acıyla burkuluyor.

Maalesef insanlar toplumun avucundan kayıp, yok olup gidiyorlar.

İşte öncelikle buna bir dur dememiz lazım.

''Durun kalabalıklar durun

Bu cadde çıkmaz sokak ''

Diye haykırmak geliyor içimden.

Çözümün 'Ç'si olarak bile göremeyeceğim bu tedbirlerin, toplumda onulmaz yaralar açabileceğini düşünüyorum.

Bir taraftan düzeltilmeye çalışılan kadın psikolojisi, diğer taraftan bozulmamalı.

Kimliksiz bir toplumun, aynaya baktığında yüzünü tanıyamaması, bu yüzden de sorunlarına tam bir çözüm bulamaması aslında çok şaşırtıcı değil.

İnsaniyet-i Kübra olan İslamiyetin bizlere verdiği kimliklere hakkıyla bürünemezsek, daha çok kimliksizleşeceğiz, demektir.

Hafize Nur Konuklar www.cocukaile.net


Bunlar da ilginizi Çekebilir

1 Yorum Yorum Yaz

Yorum Yaz